Emre Aşık: “Taraftarın Desteğini Bekliyoruz”

Galatasaray’ın tecrübeli defans oyuncusu Emre Aşık, Galatasaray TV muhabiri Yakup Çınar’ın sorularını yanıtladı. Emre Aşık, Ali Sami Yen Stadı’nda oynanacak olan Kayserispor maçı ile ilgili düşüncelerinin yanı sıra kendi performansı ile ilgili olarak da açıklamalar yaptı.
Sivasspor maçında aranızda geçen münakaşadan dolayı Mehmet Yıldız kırmızı kart görmüştü. Bugün bazı gazetelerde Mehmet Yıldız’a yönelik olarak “Galatasaray formasını asla giyemeyeceksin” şeklinde sözler söylediğin yer alıyor. Birinci ağızdan bu konunun ayrıntılarını öğrenebilir miyiz?
Ben bu takımın ne antrenörüyüm, ne başkanıyım, ne de menajeriyim. Bunu söylemek bana düşmez. Kaldı ki, Mehmet Yıldız’ın böyle bir demeç verdiğine inanmıyorum. Gazeteler onun söylediklerini farklı bir şekilde yansıtmış olabilir. Mehmet genelde mücadeleci ve rakibi rahatsız eden bir futbolcu. Uzak oynadığın zaman daha rahat edebiliyorsun. Yaklaşıp senin formandan çekmeye yada formanı çekerek dönmeye çalışıyor. Ben de ona dedim ki , “Formadan çekme olmasa, sen kolay kolay mücadeleye giremezsin yada adam geçemezsin”. Kendisi de sinirlendi ve bana küfür etti. Ben de “Ne diyorsun, Mehmet anlayamadım” dedim. Bana milli takımda “abi” diyen bir futbolcunun, bunu söylemesi yakışıksız kaçtı. Burada da söylemek istemezdim ama Mehmet eğer bu şekilde bir demeç verdiyse, bunu söylemek zorundayım. O demecin yanlış olduğunu herkesle paylaşmak zorundayım.
Peki Sivasspor maçını sormak istiyorum. 120 dakika boyunca mücadele ettiniz, penaltılarda elendiniz, Sivasspor maçıyla ilgili düşüncelerin neler?
İki tarafta iyi mücadele etti. Golü attıktan hemen sonra kalemizde golü gördük. Beklenmedik anda geldi Sivas’ın golü. Sivas’tan çok enteresan goller yiyoruz. İlk geldikleri pozisyon gol oluyor. Tam üstümüze doğru gelecekken geri çekildiler. Çünkü oyun planlarını değiştirdiler. Oyunun sonları da karşılıklı ataklarla geçti. Penaltılarla kazandılar, onları tebrik ediyoruz.
Penaltılarla ilgili neler söyleyeceksin şans mıydı sence?
Penaltılar çok kolay değil. Ben açıkçası atmak istemem. Penaltı atmak zordur. Kalecinin karşısına geçtiğiniz zaman kale birden ufalır. Yani dışarıda “bunu da atamayacaksan, neyi atacaksın” gibi yorumlar yapılabilir. Hakikaten penaltı atmak çok zordur. O yüzden arkadaşlarımın hiç birine kızmadım. Zaten de kızamam, çok iyi mücadele ettiler. Özellikle Arda ilk penaltıyı kaçırmasına rağmen, bize şansı yaratan oydu zaten. Uzatmalara taşıdı ve çok da iyi oynadı. Kazanabilirdik de ama kısmet böyleymiş artık iki kulvarda devam edeceğiz. Zaten çok fazla eksiğimiz vardı. Belki de hayırlısı buydu, diye düşünüyorum. Çünkü eksikler nedeniyle ilk maça 17 kişi çıktık. Sivas’a da 16 kişiyle gittik.
Önünüzde ligdeki Kayserispor maçı var. Bu maç Ali Sami Yen Stadı’nda oynanacak. Bu sezon hiç maç kaybetmediniz kendi stadınızda. Bu maçla ilgili düşüncelerin neler?
İnşallah böyle devam eder. Bu maç da bence çok zor… Kayserispor da iyi futbol oynayan ve organize bir takım. Özellikle kontra ataklara iyi çıkıyorlar. Ama dediğiniz gibi Ali Sami Yen’de oynuyoruz. Orada oynadığımız maçlarda kendimize güvenimiz bir kat daha fazla oluyor ve seyirciyle bütünleşebiliyoruz. Ali Sami Yen atmosferi bizim için her zaman farklı olmuştur. O yüzden taraftarın desteğiyle galip gelmek istiyoruz.
35 yaşındasın ama hala genç oyuncular gibi sahada elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorsun. Kendi performansını nasıl değerlendiriyorsun?
Ben şu ana kadar hiçbir konuşmamda kendi performansımı değerlendirmedim. Şimdi de konuşmayacağım ama bana her zaman olduğu gibi ne zaman şans verilirse ben elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Çünkü ben buradan para kazanıyorum ve daha da önemlisi; ben Galatasaraylıyım. Diğer oynadığım takımlara göre burada kendimi iyi hissetmemin nedeni evimdeymiş gibi hissetmemden kaynaklanıyor. Bu durum da performansımı artırıyor. Şimdi de bu böyle. Sonuçta karar verecek olan teknik heyettir. Onlar da memnunsa benden ne ala… Bir de ben küsmüyorum. Yani genç oyunculara da hep onu söylüyorum. Oynamadıkları zaman demoralize oluyorlar haklı olarak. Ben de onların zamanında demoralize oluyordum. Ama bırakmamaları gerektiğini, şansın illaki geleceğini ve bunu da iyi değerlendirmeleri gerektiğini söylüyorum. Bunu sahada gösterdiğime inanıyorum. Nu mutlu ki bana, şans verildiği zaman değerlendiriyorsam.
Zaman zaman yanında Servet, Meira, Emre Güngör, Hakan Balta ve Mehmet Topal oynuyor. Ancak senin performansın değişmiyor bu konuyla ilgili düşüncelerin neler?
Bu biraz yaşla da ilgili. Hakikaten futbolda belli bir zamandan sonra olgunlaşıyorsun. Ben şuan o dönemi yaşıyorum ve fiziki açıdan da kendimi iyi hissediyorum. Hani kendimde biraz düşme falan hissetsem zaten sahada da gösterir. Kendimde böyle bir şey hissedersem zaten futbolu bırakırım. O yüzden dediğim gibi tecrübeyle sahada arkadaşının ne yapacağını biliyorsun. Nerde duracağını biliyorsun, gücünü daha ekonomik kullanıyorsun… Bununla alakalı diye düşünüyorum.
Galatasaray ve senin için de çok önemli olan UEFA Kupası’nda Bordeaux maçları var. Bordeaux maçları ilgili neler söyleyeceksin?
Bordeaux kurasını herkes iyi bir kura diye düşünüyordu. Bizde öyle düşünüyorduk. Ama Bordeaux şuan kendi liginde ikinci sırada ve çok formda bir takım. Ama en önemlisi onlar da futbol oynamaya çalışıyor. Biz top oynamaya çalışan takımlara karşı daha başarılı oluyoruz diye düşünüyorum. Bunu Benfica ve Hertha Berlin maçlarında gösterdik. Eğer karşımızda top oynamaya çalışan takımlar olursa bizimde yetenekli futbolcularımız var. Fizik gücümüz de en az onlar kadar var. Yetenekli oyuncularımız onlardan daha fazla. Ben bu maçlardan öteki maçlara nazaran çok daha umutluyum.